BURSA FABRİKA-İ HÜMAYUN YENİDEN DOĞACAK
Fabrika-i Hümayun Resmen Okul Oldu
– Bursa Büyükşehir Belediyesi İle Modacı Faruk Saraç Tarafından Restore Edilen Fabrika-İ Hümayun’un Faruk Saraç Tasarım Meslek Yüksek Okulu Olarak Eğitime Açılması Bakanlar Kurulu Tarafından Onaylandı.
– Başkan Altepe, Dünya Saraylarına İpek Dokuyan Kent Olarak Bilinen Bursa’nın, Fabrika-İ Hümayun’la Bu Misyonunu Yeniden Yerine Getireceğini Söyledi.
– Annesini 11 Yaşındayken Kaybettiğini Bu Nedenle Yetimlere Özel İlgi Gösterdiğini Belirten Modacı Faruk Saraç, Yetiştirme Yurtlarında Kalan 18 Yaşını Doldurmuş Gençlere Ücretsiz Eğitim Vereceğini Vurguladı
Dünyaca ünlü modacı Faruk Saraç, 1852 yıllarında sarayda kullanılacak ipek halı ve kumaşların üretildiği Fabrika-i Hümayun’u moda atölyesine dönüştürerek, eski görkemli günlerine yeniden kavuşturmak için Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’ye proje önerisi getirdi.
Sarayların paha biçilemez ipek halıları ile saray mensuplarının kıyafetlerinin imal edildiği Fabrika-i Hümayun’un, eski görkemli günlerine yeniden kavuşturacak proje için Bursa Valisi Şahabettin Harput, Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe ve Faruk Saraç bir araya geldi. Ünlü modacı Faruk Saraç, Fabrika-i Hümayun’un tarihini okuduğunda çok etkilendiğini ve burayı yeniden Bursa’ya dolayısıyla Türkiye’ye kazandırmak için ellerinden gelen desteği vermeye hazır olduğunu söyledi. Tarihi binanın eski işlevine uygun hale gelmesine yönelik hazırladığı projeyi Bursa Valisi Şahabettin Harput ile Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’ye anlatan Saraç, “Burasını ipek ürünler üzerine çalıştıracak bir moda atölyesine dönüştürdüğümüzde hem tarihi binanın eski işlevini sürdürebilir, hem de tekstil şehri Bursa’nın bu özelliğini güçlendirebiliriz” dedi.
“Fabrika-i Hümayun’u Bursa’ya yeniden kazandıracağız”
Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe de, tarihi dokusu, geçmişte üstlendiği misyonu ile Fabrika-i Hümayun’un, Bursa için öneminin büyük olduğunu vurguladı. İpekçiliğin merkezi ve Osmanlı’nın başkenti olan Bursa Muradiye’de bulunan Fabrika-i Hümayun’un, 157 yıl önce sarayda kullanılacak ipek ürünlerin dokuması için kurulduğunu hatırlatan Başkan Altepe, “Bu tarihi mirası yeniden canlandırmak bizim görevimiz. Yıllara meydan okurcasına göz ardı edilmeye direnmiş olan bu anıt eserin unutulmaya yüz tutmuş ipekçiliğe de yeniden hayat vereceğine inanıyorum. Ünlü Modacı Faruk Saraç, bu tarihi eserin yarım kalan restorasyonunu tamamlayarak burada bir ipek üretim tesisi ile moda okulu projesi ile Büyükşehir Belediyesi’ne başvuruda bulundu. Saraç ile projenin detayları üzerine konuştuk. Tarihi dokusunu yenilerken kente katma değer sağlayacağına inandığımız bir projeye katkı sağlamak bizim görevimiz. Proje ile ilgili incelemelerimiz devam ediyor. Sonuca ulaşıldığında yeniden bir araya gelerek karara varacağız” dedi.
Gelenekler sihirli dokunuşlarla hayata bulacak
Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’nin Bursa’nın tarihi değerlerinin yaşatılmasına yönelik verdiği mücadeleyi takdirle karşılayan Vali Şahabettin Harput ise Faruk Saraç’in projesinin de bu amaç doğrultusunda atılacak sağlam bir adım olacağına inandığını söyledi. Bursa’nın tarihi ve köklü yapısını gün ışığına çıkarak her projede valiliğin de üzerine düşen görevi yapmaya hazır olduğuna işaret eden Vali Harput, “Büyükşehir Belediyesi yetkililerin çalışmalarıyla ortaya çıkacak sonuç doğrultusunda Fabrika-i Hümayun’un yeniden hayat bulması kentin bir tarihi dokusunun daha gün ışığına çıkmasını sağlayacak. Öte yandan modacı Faruk Saraç’ın moda okulu projesiyle de şehrin unutulmaya yüz tutmuş ipek geleneği de tekrardan yeni nesillerle buluşacak. Bu proje ile Bursa’nın bir ilke daha imza atacağına inanıyorum” diye konuştu.
157 yıllık miras Fabrika-i Hümayun
Fabrika- i Humayun, 1852’de sarayda kullanılacak ipek halı ve kumaşlar için iplik üretmek amacıyla devlet eliyle kurulmuştu. Mülkiyeti 1998 yılında Tekel Genel Müdürlüğü’nden Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne geçen fabrika dört yapıdan oluşan toplam yapı alanı 4500m² dolaylarında olan bir “Külliye” olup, yapılardan sadece ikisi günümüze kadar gelebilmiştir.
Beş katlı, toplam kullanım alanı 1908 m2 olan kagir yapının ilk iki katı kesme taş, diğer katları tuğla olarak yapılmıştır. Yapının ahşap taşıyıcıları, ahşap döşemesi ve etkileyici bir ahşap çatı strüktürü bulunmakta, arazideki dik eğim nedeniyle üç kata dışarıdan direkt olarak girilebilmektedir.