Abdülmecid’den Abdülaziz’e; “Vükelâm bana hıyanet eylediler, seninle kardeşliğimi bildirmediler.”

0
4109
Sultan Abdulmecid Ve Tanzimat Fermani Orjinal Ornegi
Sultan Abdulmecid Ve Tanzimat Fermani Orjinal Ornegi

Şehzade Abdülaziz, at üstünde şehirde dolaşır, halkla yakın temas içinde bulunur, her yere girip çıkar, bilhassa Boğaziçi’nde ve Marmara’da vapur gezintileri yapardı.

Ağabeyi Sultan Abdülmecid, Abdülaziz Efendi’nin diğer şehzadelerden farklı bir şekilde, serbest bir hayat sürmesinden doğabilecek sonuçları endişeyle takip ediyor, kendisini devamlı göz hapsinde tutuyordu.

Mehmed Ali Paşa’nın sadrazamlığı sırasında bir gün “Paşa, ben Efendi’den (Şehzade Abdülaziz’i kastederek) sıkılır oldum!” dedi. Bu söz üzerine Mehmed Âli Paşa “Hünkârım, Başmâbeyinci çevik ve çabuk bir kulunuzdur. Benim de itimat edilir bir adamım vardır. Tanınmamaları için kıyafetlerini değiştiririz. Efendi, bir gece çiftlikten gelirken tek kurşunla vurulur!” dedi.
Sultan Abdülmecid, zaten kan dökmeyi sevmezken, biraderi hakkındaki bu düşünceyi pek çirkin görmüş, fakat bu hadise sebebiyle sadrazamın nasıl bir adam olduğunu da anlamıştı. İhtimal ki bu hususu ona açması, kendisini tecrübe içindi. Abdülaziz Efendi ise bu sırra cülusundan sonra vakıf olmuştu.

Kardeşliğimi bildirmediler!

Sultan Abdülaziz, sert mizacı altında, şefkat ve merhamet hisleri kuvvetli, ince ruhlu, rikkat sahibi, yumuşak yürekli bir hükümdardı. Sultan Abdülmecid, muayede salonundan Dolmabahçe Sarayı’na teşriflerinde Abdülaziz Efendi’yi çağırmış, beraberce bir saat kadar aynı odada oturmuşlardı. Zât-ı Şahane, ilerleyen verem hastalığının tesiriyle “Birader, benden artık hayır yok! Ben bayramlaşmaya dahi vekiller ve diğerlerine veda için gittim. İşte her şey sana kalacak, İnşaalah muvaffak olursun. Evlatlarımı da sana emanet ediyorum, onlara sıkıntı çektirme” demesi üzerine, Veliaht Abdülaziz ağlamaya başlayınca, kendisi de ağlamış ve bu sırada kardeşine şu itirafta bulunmuştur:

“Vükelâm bana hıyanet eylediler, seninle kardeşliğimi bildirmediler.”

Böylece Sultan Abdülmecid bu sözleriyle kardeşinden bir nevi özür dilemiş bulunmaktadır.

Biraderim vefat mı etti?

Hünkârın vefatının ardından sadrazam, serasker ve kaptan paşalar Abdülaziz Efendi Hazretleri’nin dairesine gidip kapıyı çaldılar. Kapı açıldığında, Efendi Hazretleri merdiven başında ve sakosu sırtında hazır bekliyordu. Sadrazam “Efendim başınız sağ olsun. Biraderiniz vefat etti. Taht-ı saltanat teşrifinize hazırdır, buyurun!” dediğinde Şehzade Abdülaziz “Vah vah! Birader vefat mı etti? Bu iş ne zaman oldu?” diyerek ağlamaya başlamış, konuşmaya gücü kalmamıştı. Sadrazam bunun üzerine hemen su getirtip içirince Abdülaziz biraz kendine gelmişti. Sonra da sadrazam yeni Sultan’a ne yapması lazım geldiğini anlatmaya başlamıştı… Ahmet Cevdet Paşa

CEVAP VER